27 Temmuz 2025 - 18:04
BBC'nin Gazze'deki Soykırımda İngiltere'nin Rolünü Sansürlediği İddiası

Yeni araştırmalar, İngiltere'nin kamu yayın kuruluşu BBC'nin, İsrail'in Gazze'deki suçlarına verdiği desteği sansürleyerek Filistinlilerin sesini bastırdığını ve soykırımı meşrulaştıran bir araca dönüştüğünü ortaya koydu. Bu durum, BBC'nin kamu yayıncısı olarak güvenilirliğini ciddi şekilde zedeledi.

Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı – ABNA: Declassified UK tarafından yapılan bir araştırma, İngiltere'nin kamu bütçesiyle finanse edilen BBC'nin, hükümetin İsrail rejimine Gazze'deki yıkıcı savaşta verdiği askeri ve siyasi desteği sistematik olarak gizlediğini gösterdi. Medya analistleri tarafından "ulusal bir skandal" olarak nitelendirilen bu sansür, gerçeği çarpıtmakla kalmayıp Filistinlilere karşı işlenen suçların devamına da katkıda bulundu.

Araştırmalar, BBC'nin Ekim 2023'ten bu yana İngiltere'nin İsrail ile askeri işbirliğini nadiren ele aldığını ortaya koydu. Örneğin, İngiltere Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin Gazze üzerinde gerçekleştirdiği yüzlerce istihbarat uçuşuna yalnızca 15 ayda dört kez değinildi. Bu uçuşlar, İsrail'in istihbarat operasyonlarını desteklemek için neredeyse günlük olarak yapılıyor. İngiltere Savunma Bakanlığı, bu uçuşların yalnızca Hamas'ın elindeki rehinelerin kurtarılması için olduğunu iddia etse de, BBC hedef belirleme bilgileri veya silah transferi olasılığına dair herhangi bir inceleme yapmadı.

Dikkat çeken bir diğer sansür örneği, İsrail Genelkurmay Başkanı General Herzi Halevi'nin geçen Kasım ayında Londra'daki bir askeri toplantıya katılımının haberleştirilmemesi. Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından insanlığa karşı suçlarla itham edilen Halevi'nin bu ziyareti, BBC tarafından tamamen görmezden gelindi. Ayrıca, İngiltere ordusunun İsrail askerlerine eğitim verdiği ve Şubat 2024'te altı İsrailli askeri personelin İngiltere'de bulunduğu doğrulandığı halde, bu konuda da herhangi bir haber yapılmadı.

BBC, İngiltere ile İsrail arasındaki önemli askeri ve ticari anlaşmaları da görmezden geldi. Ekim 2023 saldırılarından önce imzalanan "yol haritası" ve Aralık 2020'de yapılan gizli bir askeri anlaşma, ortak tehditlere karşı stratejik işbirliğini içeriyor. Ancak bu belgeler hükümet tarafından gizli tutulurken, BBC de bunları ortaya çıkarmak için çaba göstermedi.

Silah ihracatı konusunda ise, insan hakları gruplarının endişelerine nadiren yer verilse de, haber başlıkları genellikle eleştirel olmaktan uzak. Örneğin, "İngiltere, İsrail'e sınırlı silah ambargosunu savunuyor" ya da "Boris Johnson: İngiltere'nin İsrail'e silah satışını durdurması utanç verici" gibi başlıklar, taraflı bir yaklaşımı yansıtıyor. Uluslararası Adalet Merkezi, Küresel Hukuki Eylem Ağı ve Al-Haq tarafından İngiltere'nin İsrail'e silah ihracatına karşı açılan önemli bir dava ise tamamen görmezden gelindi.

Bunun yanı sıra, İngiltere'nin istihbarat ajansı GCHQ ve SAS özel kuvvetlerinin İsrail'in askeri operasyonlarını desteklemedeki olası rolü de haberleştirilmedi. Kıbrıs'taki İngiliz üslerinden İsrail'e yönelik kapsamlı istihbarat faaliyetlerine dair kanıtlar bulunmasına rağmen, bu konu da göz ardı edildi. Ayrıca, Filistin destekçisi aktivist ve gazetecilerin, örneğin tanınmış gazeteci Asa Winstanley'nin Terörle Mücadele Yasası kapsamında tutuklanması gibi olaylar da BBC tarafından haberleştirilmedi.

İngiltere'deki Siyonist lobinin etkisi de bir başka görmezden gelinen konu. Muhafazakâr ve İşçi Partisi'ndeki "İsrail'in Dostları" grupları, mevcut başbakan Keir Starmer dahil çok sayıda milletvekiline ve kabine üyesine önemli miktarda maddi destek sağlıyor. Araştırmalar, Starmer'ın kabinesinin üçte birinin ve parlamentonun dörtte birinin bu gruplardan mali destek aldığını gösteriyor.

Londra Goldsmith Üniversitesi'nde medya ve iletişim profesörü olan Des Freedman, "BBC, İngiltere'nin Gazze'deki felaketteki askeri ve siyasi rolünü haberleştirmede tamamen başarısız oldu. Bu ulusal bir skandal ve kurumun kamu yayıncılığı misyonundan ne kadar uzaklaştığını gösteriyor," dedi. Freedman, "Gazze'deki soykırımın doğru bir şekilde rapor edilmesi, neyin haber yapıldığı kadar neyin haber yapılmadığına da bağlı," diye ekledi.

BBC içinde de tepkiler artıyor. Yüzden fazla çalışan, genel müdüre yazdıkları açık mektupta, kurumu "İsrail hükümetinin sözcüsüne dönüşmekle" suçladı. Çalışanlar, haberlerin sansürlenmesi, İsrail suçlarını küçümseyen seçici kelime kullanımı ve Filistin'in uzun süredir devam eden işgali gibi tarihsel bağlamların göz ardı edilmesi nedeniyle eleştirdi.

BBC, "haber ekiplerinin editöryal olarak bağımsız olduğunu ve haber kapsamını kendilerinin belirlediğini" savundu. Ancak Declassified'ın raporları ve çalışanların ifadeleri, Siyonist lobinin ve siyasi baskıların BBC'nin yayın politikasını derinden etkilediğini ve kurumu İsrail suçlarını meşrulaştıran, İngiltere'nin rolünü gizleyen bir araca dönüştürdüğünü gösteriyor.

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha